Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6100 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 2876 - Esas Yıl 2006
MAHKEMESİ: Bartın İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/12/2005NUMARASI: 2005/124-129Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı ..vekili tarafından 15.000 DM karşılığı 12.179.85 YTL asıl alacağın tahsili için borçlu .... hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçilmiş ve adı geçenlere gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emrinin 16.11.2005 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.Borçlular vekili tarafından İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen 5 günlük yasal süresi içinde icra mahkemesine başvurulmuş ve dayanak senetlerin taraflar arasındaki sözleşmenin teminatı olarak düzenlendiği ileri sürülerek takibin iptaline karar verilmesi talep edilmiştir.İtiraz dilekçesi ekinde sunulan 20.02.2002 tarihli sözleşmenin takip dayanağı bononun lehtarı ..ile keşideci .... arasında düzenlendiği görülmektedir. Alacaklı vekili tarafından 01.12.2005 tarihli cevap dilekçesinde (...davacının dilekçesinde bahsettiği sözleşme, takip konusu senetle davacının borçlu olmadığını ortaya koymaz) şeklinde beyanda bulunulduğu tespit edilmiş, böylece sözleşme altındaki imzaların inkar edilmediği sonucuna varılmıştır. Bu sözleşmede, takip dayanağı bonoya bedel ve tanzim tarihleri yazılarak açıkça atıf yapıldığı tespit edilmiştir.Dayanak bononun, taraflar arasındaki bir inşaat sözleşmesinin teminatı olarak verildiği böylece sabit olmaktadır. Borçlu vekilinin ayrıca tanık dinletmek istemesi sonuca etkili değildir.Bu durumda, TTK'nun 688/2. maddesinde öngörülen (kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedeli ödemek vaadini) taşımadığı anlaşılmış, alacağın tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılama gerektirdiği sonucuna varılmıştır. O halde, İİK'nun 170-a/2. maddesi gereğince itiraz kabul edilerek takibin re'sen iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir (HGK'nun 14.03.2001 tarih ve 2001/12-233 E. 257 K.; HGK'nun 20.06.2001 tarih ve 2001/12-496 E.)SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.