Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6067 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 30460 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: Bakırköy 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 20/09/2012NUMARASI: 2011/1344-2012/868Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan bonya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlu keşidecinin; bononun teminat bonosu olduğunu, avalistin ksıtlı olduğunu, tanzim tarihinde tahrifat yapıldığını ileri sürerek, borçlu avalist vasisinin ise; imzaya, borca, faize itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece her iki borçlu yönünden de takibin iptaline karar verildiği görülmüştür.Takip dayanağı bono incelendiğinde 01.07.2008 tanzim 01.08.2008 vade tarihli olduğu, tanzim tarihinin yıllar hanesinde bulunan 8 rakamının üzerinde oynama yapıldığı ve paraflanmadığı, bononun arka yüzünde "bu senet kendisine teminat olarak verilmiştir herhangi bir yere kullanılamaz" kaydının bulunduğu görülmüştür.Avalist H.E.'nun 29.08.2007 tarihinde alınan sağlık raporuna göre sonradan oluşan rahatsızlığı nedeniyle yüzde yüz özürlü ve 07.03.2008 tarihinde kısıtlandığı saptanmış olup tanzim tarihine göre kısıtlı olduğundan avalistin vasisi H. E.'nun imza incelemesi yaptırılmış alınan bilirkişi raporunda; eli ürünü olduğunu gösterir nitelikte yeterlilikte bulgular saptanmadığının belirtildiği, ayrıca düzenleme tarihinin yıllar hanesinde bulunan 8 rakamında oynama yapıldığının belirtildiği görülmüş, ancak tahrifattan önce tanzim tarihinin ne olduğu ise saptanmamıştır. 6102 Sayılı TTK. 776. (6762 Sayılı TTK.nun 688) maddesi hükmüne göre, bonoda tanzim tarihinin bulunması zorunludur. Ancak, bu tarihin gerçeğe uygun olması gerekmez. Tanzim edildiği tarihten önce veya sonraki bir tarihi taşıyan bonoda geçerlidir. 6102 Sayılı TTK 680. (6762 Sayılı TTK.nun 592) maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Alacaklı, bonoyu tedavüle çıkarırken tanzim tarihini doldurabilir. Bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu borçlu ancak yazılı bir belgeyle kanıtlayabilir. Tanzim tarihi vadeden önce bir tarih içeriyor ise senet kambiyo vasfını yitirir ayrıca kıstlı avalistin sorumluluğu yönünden kısıtlılık tarihinden önceki veya sonraki bir tarihi içeriyor olup olmadığının tespiti için tahrifattan önceki tanzim tarihinin saptanması gerekir. Öte yandan senette teminat ibaresinin bulunması onun kambiyo vasfını ve bu senetlere mahsus özel yol ile takibe dayanak yapılmasını engellemez. Takip dayanağı bononun hangi ilişkinin teminatı olduğu anılan ibarede açıklanmış olmadığı gibi karşılıklıedimleri içeren bir münasebet nedeniyle verildiği ve kambiyo takibine konu edilemeyeceği, başka bir belge ile de kanıtlanmış değildir (HGK’nun 14.03.2001 tarih ve 2001/12-233 E, 2001/257 K. sayılı ve yine HGK’ nun 20.06.2001 T, ve 2001/12-496 sayılı kararları).Mahkemece, borçlu Z.E.'nun İİK.nun l69-a/1.nci maddesinde öngörülen nitelikte bir belge ile iddiasını kanıtlayamadığı ve alacaklı tarafından da takip dayanağı bononun teminat senedi olduğuna yönelik bir kabul beyanı bulunmadığı dikkate alınarak teminat senedi iddiası yönünden itirazın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. O halde mahkemece alınacak bilirkişi raporu ile takip konusu bonoda tahrifat öncesi tanzim tarihinin hangi tarih olduğu belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir iken anılan nedenlerle takibin iptali yönünde hüküm isabetsizdir.Kabule göre de borçlu Z. E. yönünden iptal kararının yasal dayanağı İİK'nun 170/a maddesi olup, bu maddede tazminat ve para cezası öngörülmediği için borçlu yararına tazminata ve para cezasına hükmedilmeyeceği gibi borçlu H.E vasisi H.E yönünden ise imzaya itirazın kabulü ile takip durdurulacağından takibin iptaline karar verilmesi de doğru bulunmamıştır.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.