Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5970 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 33722 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: Pınarhisar İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/09/2012NUMARASI: 2011/38-2012/28Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekili ihalenin feshi isteminde, diğer ihalenin feshi nedenleri yanında satış ilanının borçluya usulsüz tebliğ edildiğini, bu nedenle ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligat düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat muhatabın bilinen son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasanın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. Somut olayda, satış ilanının, borçlunun tapu sicil müdürlüğünde bulunan ve aynı zamanda adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde kayıtlı olan adresine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği görülmektedir. Tebliğ işleminin yapıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35.maddesi uyarınca gerçek kişilere anılan madde uyarınca tebligat yapılabilmesi için muhataba aynı adrese daha önce usulüne uygun olarak bir tebligat yapılması zorunludur. Usulüne uygun tebligat yapıldıktan sonra bilahare tebligat yapılan şahıs bu adresten ayrılır, yeni adresini bildirmez ve adres kayıt sisteminden de yerleşim yeri adresi tespit edilemez ise o takdirde Tebligat Kanunu’nun 35/2. maddesine göre tebligat yapılabilir. Şu halde borçluya takip dosyasında usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligat bulunmamaktadır, ayrıca borçlunun adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi bulunduğu takip dosyası kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlu adına Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edilen satış ilanı tebligatı usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.Yukarıda açıklanan nedenlerle icra mahkemesince, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar vermek gerekirken reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.