MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız takibe karşı, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının, itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Dosyanın incelenmesinde ödeme emrinin borçluya 30.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra müdürlüğüne 30.05.2014 tarihinde iki tane itiraz dilekçesi verdiği, ilk dilekçede 169.461,28 TL ödeme yaptığını, faize ve faiz oranına itiraz ettiğini belirttiği, ikinci dilekçesinde ise ilk dilekçede ödeme yapılan miktarın yanlış yazıldığını, 150.000,00 TL'nin ödenmiş olduğunu, borcunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, faize ve faiz oranına itiraz ettiğini bildirdiği, icra müdürlüğünün takibin durdurulmasına karar verdiği, mahkemece borçlunun 30.05.2014 havale tarihli dilekçesi ile takip konusu borç miktarını faiz oranı dışında kabul ettiği, artık bu beyandan sonra itirazın sehven yapıldığı gerekçesiyle kabulden vazgeçmesi mümkün olmayıp davalının, 30.05.2014 tarihli dilekçesinde kabul ettiği %9 yasal faiz oranı ve diğer alacaklar yönünden itirazın kaldırılmasına karar vermek gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 16.796,12 TL yönünden itirazın kaldırılması ile takibin devamına karar verildiği görülmüştür.6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği, aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir .O halde; mahkemece, yukarıda belirtilen ilkeler nazara alınmak suretiyle tarafların beyanları da gözetilerek gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırıp rapor aldırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken HMK hükümlerine aykırı şekilde infazda tereddüt yaratacak biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ : Tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.