Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5778 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 3411 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Ankara 7. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/11/2006NUMARASI: 2006/286-710Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Davacı borçlu vekili tarafından 12.06.2006 tarihinde takip konusu çeklerdeki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığını belirterek açılan imzaya itiraz davasında mahkemece 25.07.2006 tarihli duruşmada taraflarca takip edilmeyen dosyanın HUMK'nun 409.maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilip 3 ay geçtikten sonra 22.11.2006 tarihinde dava yenilenmediğinden HUMK'nun 409/5.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; dosyada davacı borçlu vekiline çıkarılan duruşma gününü bildiren tebligatın "işçi Lokman Turmuş"a tebliğ edildiği görülmüştür.7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 17.maddesine göre bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde, tebliğ o yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Davacı vekilinin işyerinde bulunmadığına dair tebligat belgesinde bir açıklık bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu haliyle borçlu vekiline yapılan tebliğ 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 17.maddesine ve Tebligat Tüzüğü'nün 23.maddesine göre usulsüzdür. Bu nedenle, mahkemece davacı vekiline duruşma gününü belirten davetiyenin usule uygun şekilde tebliğ edilip sonucuna göre karar verilmek gerekirken HUMK'nun 409/5.maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.