Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5625 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 24780 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İstanbul 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 25/03/2010NUMARASI: 2009/2666-2010/396Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmış, ödeme emri borçluya 24.11.2009 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Borçlu vekili İcra Mahkemesine verdiği şikayet dilekçesinde, müvekkilinin, hakkında yapılan icra takibinden 18.12.2009 tarihinde haberdar olduğunu, tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin yapıldığını belirttikten sonra takip dayanağı çekin TTK'nun 726. maddesi uyarınca 6 aylık zamanaşımı süresi geçtikten sonra takibe konulduğundan takibin zamanaşımı nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.İcra Mahkemesince yasal süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/5.maddesi gereğince borçlunun, borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığına veya yetkiye ilişkin itirazlarını beş gün içinde İcra Mahkemesine bildirmesi zorunludur. Somut olayda, ödeme emri tebliğ tarihine göre borçlu vekilinin İcra Mahkemesine başvurusu yasal 5 günlük sürede değil ise de, borçlu vekilinin şikayet dilekçesi ve temyiz dilekçesinden ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak aynı mahkemenin 2009/2667 Esas sayılı dosyasından şikayette bulunulduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, duruşma açılıp, bahsi geçen dosya celbedilerek, aynı takip dosyasına ilişkin usulsüz tebligat şikayeti olduğu ve henüz karar verilmediğinin tespiti halinde, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olması nedeniyle davalar arasında bağlantı bulunduğundan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 45/1. maddesi gereğince davaların birleştirilerek sonuca gidilmesi, şayet usulsüz tebligat şikayetine ilişkin dosyada karar verilmiş ancak henüz kesinleşmemiş ise bekletici mesele yapılarak sonuca göre zamanaşımı itirazının esasının incelenip incelenmeyeceğine karar verilmesinden ibarettir. Bu aşamada eksik inceleme ile istemin yazılı şekilde reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.