Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5205 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 31014 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı banka ile dava dışı borçlu arasında imzalanan Tüketici Kredi Sözleşmesinde davacı borçlunun kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, alacaklı vekilinin; borçlu asil ile birlikte davacı (kefil) aleyhine de ilamsız icra takibi başlattığı, (kefil) borçlunun yasal süresi içerisinde yetkiye ve borca itirazı ile takibin durduğu ve akabinde davacı (kefil) borçlunun icra mahkemesinde; İcra ve İflas Kanunu'nun 58. maddesi gereğince ödeme emri ile beraber dayanak Tüketici Kredi Sözleşmesinin tebliğ edilmediğini ve 4077 sayılı Yasanın 10. maddesi gereğince kredi veren bankanın asıl borçluya başvurmadan, kefile başvurmasının mümkün olmadığını beyan ederek takibin taliki ve iptalini istediği, mahkemece itiraz ile takibin durdurulduğu, dosyanın infazen işlemden kaldırıldığı, bu haliyle borçlunun, takibin iptaline ilişkin dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 62. maddesi gereğince takibin durdurulmuş olması, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 10. maddesinden kaynaklanan şikayet ile İcra ve İflas Kanunu'nun 58. maddesinden kaynaklanan şikayetin incelenmesine engel olmadığı gibi her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilip karara bağlanması gerekeceği dikkate alındığında şikayet tarihinden sonra borcun ödenmiş olması da keza anılan şikayetlerin incelenmesine engel değildir.O halde mahkemece her iki şikayetin de esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken davanın açılmasında hukuki yararın bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine dair yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.