Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5199 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 20411 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Malatya 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/05/2011NUMARASI: 2007/940-2011/229Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Kambiyo senedine mahsus yolla yapılan takipte, borçlu vekili icra mahkemesine yasal süresinde yaptığı başvuruda, bononun müvekkili tarafından imzalanmadığını, imzanın müvekkiline ait olmadığını, muhtemelen sahte olarak tanzim edilmiş ve kullanılmış olduğunu, borcu olmadığını ileri sürmüştür. Mahkemece İİK’nun 169/a ve 170. maddeleri uyarınca inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin 19.11.2008 tarihli raporu ile imzanın keşidecinin eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği bildirilmiş ise de; İcra Mahkemesi’ne sunulan bilirkişi Nizam Kabar’ın 08.06.2009 tarihli ve Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan 23.03.2010 tarihli bilirkişi raporlarında, imzanın itiraz eden keşideci borçlunun eli ürünü olduğu belirlenmiştir. Bu durumda, borçlu İİK.nun 169/a maddesinde öngörülen ve takip hukuku açısından geçerli ve borcun bulunmadığını kanıtlayan nitelikte bir ödeme belgesi sunamadığı ve açıklanan bilirkişi raporlarına göre de imzanın borçluya ait olduğu belirlendiğine göre borçlunun imzaya ve borca itirazının reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile borca itirazın kabulüne dair karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.