Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5122 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 24036 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Antalya 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/07/2010NUMARASI: 2010/680-2010/853Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı banka tarafından borçlu Z.A.hakkında 9.11.2007 tarih, 29489 yevmiye nolu 300.000 TL miktarlı ipoteğe dayalı olarak 106.595,00 TL asıl alacak üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılmaktadır. İpotek belgesinde borçlu adresi olarak ( ...............) adresi gösterilmiş olmasına karşın, 29.7.2008 tarih 25269 yevmiye nolu ihtarname ( ...........) adresine çıkarılmış, adreste başka bir şahsın bulunması nedeniyle 9.8.2008 tarihinde bila tebliğ iade olunmuştur. Bu defa borçlu adına 29353 yevmiye nolu ihtarname yine aynı adrese gönderilmiş olmakla birlikte;"aynı konutta birlikte oturan kızı P. A. imzasına 22.10.2008 tarihinde tebliğ olunmuş 14.1.2009 tarihinde de işbu takip açılmıştır.Takip dosyasının incelenmesinden icra emrinin borçlunun yukarıda belirtilen ipotek belgesindeki adresine çıkarıldığı, diğer kızı G. K.'nun, bu adreste kendisinin oturduğu, babası ile birlikte oturmadığı beyanı ile tebligatın 1.8.2009 tarihli iade şerhli olduğu görülmektedir.Takip dosyasında borçlunun adres değiştirdiği veya yeni adresini bildirdiğine dair bir bilgi ve belgeye de rastlanılmamıştır.Borçlu 01.06.2010 tarihinde icra mahkemesine hesap kat ihtarı ve ödeme emri gönderilmeden hakkında takip yapıldığını, icra takibinden haberdar olmadığından bahisle hakkındaki takibin iptalini istemektedir.Her ne kadar borçlunun ipotek belgesindeki adresine hesap kat ihtarı çıkarılmamış ise de, hesap kat ihtarının tebliğe çıkarıldığı adreste borçlunun kızı ile birlikte oturduğu, yine ipotek belgesindeki adresine çıkarılan icra emri tebliğine ilişkin tebligat parçasına verilen meşruhatta anılan adreste oturmadığının kızı tarafından bildirildiği borçlunun şikayet dilekçesinde ise Ankara'da oturduğu beyanı karşısında ve dosya safahatı itibariyle İİK.nun 150/ı ve 68/b maddesindeki koşulların gerçekleştiği görülmekle borçlunun sair şikayet nedenlerinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptaline dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.