Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5079 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 24580 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Karşıyaka 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 25/06/2010NUMARASI: 2010/387-2010/470Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İcra takibinin dayanağı olan İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.04.2008 tarih ve 2007/410 esas 2008/256 karar sayılı ilamında "...2006 model 4 silindir, 1896 hacimli, Wolsvagen marka, CADD, combi 1.9 TDI tipi 105 HP çift kapı tip, niteliğindeki iki adet aracın aynen misli ile değiştirilmesine ve davalılardan alınıp davacıya verilmesine." hükmolunduğu görülmektedir.İİK.nun 24/1.maddesinde; "bir taşınırın teslimine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü bir icra emri tebliği suretiyle borçluya 7 gün içinde o şeyin teslimini emreder.", aynı maddenin devamında ise borçlu, bu emri hiç tutmaz veya eksik bırakır ve hükmolunan taşınır veya misli yedinde bulunursa elinden zorla alınıp alacaklıya verilir. yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır. Vermezse ayrıca icra emri tebliğine hacet kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunur." düzenlemelerine yer verilmiştir.Somut olayda; dayanak ilamda belirtilen araçlar??n misli borçlu elinde bulunmadığından icra müdürlüğünce İzmir Ticaret Odasından sorularak araçların değerinin tespitinin istenilmesi İİK.nun 24.maddesine uygundur. Ancak dayanak ilamda faiz başlangıcı belirtilmediğinden faiz başlangıcı borçlunun temerrüde düşürüldüğü tarihte başlar. Aracın değeri icra müdürlüğünce belirlendikten sonra bu değerin ödenmesi amacı ile alacaklı tarafından icra müdürlüğünce borçluya gönderilecek muhtıranın tebliği tarihi itibarı ile faiz işlemeye başlar. Ticaret Odasınca bildirilen değer, borçlu şirkete 09.04.2010 tarihinde tebliğ edildiğine göre mahkemece bu tarih esas alınarak icra müdürlüğünün faiz hesabının denetlenmesi, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.