Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4931 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29676 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK.nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından borçluların bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:2-Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçluların temyiz itirazlarının (REDDİNE);3-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince;Alacaklı tarafından başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçluların itfa şikayeti ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin kısmen kabulü ile dosya borcunun 45.500 TL'lik kısmının iptaline karar verildiği görülmektedir.İİK'nun 170/b maddesi göndermesi ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipler hakkında da uygulanması gereken İİK'nun 71/1. maddesi uyarınca borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 71.maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur.Somut olayda icra takibine 02/07/2012 günü başlandığı, borçlu tarafından mahkemeye sunulan 16.11.2012 tarihli protokoldeki imzaların tarafların kabulünde olduğu sabittir. Söz konusu taraf imzalarını içerir “...” başlıklı belgenin incelenmesinde; konusunun, şikayet konusu takip dosyası da dahil olmak üzere taraflar arasında vuku bulan tüm takip ve davaları sona erdirmek üzere imzalandığı, bu kapsamda 3/b maddesinde toplam 95.500 TL'nin 45.500 TL'sinin Av....'e, 50.000 TL'sinin ise takip ve dava dışı 3.kişi konumunda olan ... Medya'ya, hiçbir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın 03.12.2012 tarihinde borçlular tarafından nakden ve def'aten ödeneceğinin, 3/c maddesinde ise 03.12.2012 tarihinde ödenmez ise icra takiplerine devam edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.Somut olayda, borçluların sunmuş olduğu 16.11.2012 tarihli protokol, her ne kadar İİK'nun 71. maddesi anlamında itfa belgesi sayılmasa da, mahkemeye delil olarak sunmuş oldukları 26.12.2012 tarihli 500 TL, 25.12.2012 tarihli 10.000 TL, 18.12.2012 tarihli 5.000 TL, 24.12.2012 tarihli 10.000 TL şeklinde toplam 25.500 TL'lik makbuzlarda, alacaklı ...'in İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2012/12681 esas sayılı takip alacağına mahsuben alındığı belirtilmiş olup, alacaklı vekili Av. ... tarafından imzalanmıştır. Söz konusu makbuzlar alacaklının cevap dilekçesinde açıkça kabul edildiğine göre İİK'nun 71.maddesi kapsamında itfa olarak değerlendirilir, ancak dava ve takip dışı 3. kişi konumunda olan ve makbuzlarda açıkça Temo Medya'ya olan borca mahsuben ödendiği yazılı bulunan belgelerin, iş bu takip dosyasına mahsuben alındığı kabul edilmediğine göre İİK'nun 71. maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Öte yandan, alacaklı vekili tarafından 30.06.2014 tarihli temyiz dilekçesi ekinde sunulan belge ile, farklı tarihlerde şikayet konusu icra dosyasına mahsuben, haricen tahsil ediliği kabul edilen toplam 25.500 TL ödemenin, alacaklı vekili tarafından ödemelere ilişkin tarih ve miktarlar da belirtilmek sureti ile şikayet tarihinden önce 28.01.2013 günü, Ankara Nöbetçi İcra Müdürlüğü aracılığı ile İstanbul 5. İcra Müdürlüğü'nün 2012/12681 esas sayılı dosyasına bildirildiği ileri sürülmüştür. O halde mahkemece, alacaklının temyiz dilekçesi ekinde sunmuş olduğu toplam 25.500 TL tutarında haricen tahsile ilişkin dilekçenin aslının olup olmadığı, Ankara İcra Müdürlüklerinden araştırılmak sureti ile şayet böyle bir belgenin şikayet tarihinden önce verildiği tespit edilir ise belirtilen ödemelerin zaten icra müdürlüğünce fiili ödeme gününe göre dosya borcundan düşülmesi gerektiği dikkate alınarak borçluların şikayetinde hukuki yararları kalmayacağından istemin reddine karar verilmesi, aksi halde haricen tahsile ilişkin beyanın olmadığı tespit edilir ise alacaklının kabulünde olan 25.500 TL itfa yönünden TBK'nun 100. maddesi de dikkate alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ödemeler nispetinde şikayetin kısmen kabulü gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (3) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.