Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4889 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 19311 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Konya 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/05/2011NUMARASI: 2011/528-2011/586Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Çocukla şahsi ilişki tesisi konusunda ilamların infazı sırasında, çocuğu teslim almak isteyen taraf yaptığı giderleri karşı taraftan isteyemez, şahsi münasebet tesisine yönelik giderlerin, genel takip giderleri dışında değerlendirilmesi gerekir. BK.’nun 73/3. maddesinde açıklandığı gibi, anılan maddenin 1 ve 2 numaralı bentleri dışında kalan borçların, borçlunun bulunduğu yerde eda zorunluluğu vardır. Hal böyle olunca, çocuğun nezdinde bulunduğu ana yada babadan alınıp diğer tarafa teslimi işleminin bu kişinin ve çocuğun bulunduğu yerde gerçekleşmesi gerekir. O halde, çocuğun diğer tarafla olan ilişkisini sağlamak üzere icra dairesine getirilmesi ya da borçlu tarafından, alacaklı olan ve istekte bulunan tarafın ikametgahına götürülüp teslim edilmesi düşünülemez. Zira bu tarz uygulama, çocuğun yararına ya her şeyden evvel korunması gereken sıhhi ve ruhsal durumuna uygun düşmez. Öyle ise, istek sahibi ana yahut baba, çocuğun bulunduğu yere gitmek ve onu orada teslim almak, aynı şekilde ve yerde de iade etmek yükümlülüğü altındadır. Alacaklı istek sahibi, çocuğu teslim almak ve iade etmek için gerekli olan ve yaptığı giderleri bizzat üstlenmek zorunda olup, bunları diğer taraftan isteyemez. Meğer ki, teslim işlemine diğer tarafin mani olduğu ve fuzuli gidere yol açtığı iddia ve ispat edilmiş olsun;Somut olayda anne tarafından engelleme yapıldığına dair herhangi bir belge sunulmadığına göre borçlu anne, çocuğun teslim ve iadesi için baba tarafından yapılan giderlere katlanmak zorunda değildir. Açıklanan nedenlerle icra dairesi kararı yerinde olup şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.