Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4884 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29811 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Şikayetçi borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, müvekkili şirkete yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir.1-13 ve 15 nolu bağımsız bölümlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır.Somut olayda, ihalenin feshi istemi esastan reddedilen şikayet konusu taşınmazlardan 100.000,00 TL muhammen bedelli 15 numaralı bağımsız bölümün 105.200,00 TL'ye, 120.000,00 TL muhammen bedelli 13 numaralı bağımsız bölümün 130.000,00 TL'ye satıldığı, dolayısıyla bu taşınmazların satış bedellerinin, muhammen bedellerinin üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Şikayet dilekçesinde taşınmazın kıymetinin düşük olduğu da ileri sürülmediğine göre, bu taşınmazlar yönünden zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. Mahkemece, istemin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden mahkeme kararı sonuç itibariyle doğrudur. Ancak, istemin İİK.nun 134/8. maddesi uyarınca şikayetçinin menfaatinin muhtel olmaması nedeniyle reddi halinde işin esasına girilmemiş olacağından İİK'nun 134/2. maddesi gereğince anılan (2) taşınmaz yönünden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2- 9 ve 12 nolu bağımsız bölümlere ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Taşınmaz mal ihalesinde, İİK'nun 127. maddesi hükmü uyarınca ilgililere satış ilanının tebliği zorunludur. Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi ya da usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Anılan Kanun'un 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan Tebligat Yönetmeliği'nin 21. maddesinde de, tüzel kişi adına, tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olduğu takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin, tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, satış ilânının, borçlu şirkete “şirket yetkilisinin eşi Nesli Şahin imzasına tebliğ edildi” şerhi verilerek 12.04.2014 tarihinde tebliğ edildiği, tebligatın bu hali ile 7201 sayılı TK.'nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 21. maddesine aykırı olması nedeni ile usulsüz olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan aynı zamanda borçlu şirket yetkilisi de olan borçlu Özcan Şahin adına çıkartılan tebligat, ayrı tüzel kişiliği bulunan borçlu şirkete de yapılmış sayılamaz.O halde, mahkemece, 9 ve 12 nolu bağımsız bölümlere ilişkin şikayetin kabulü ile anılan (2) taşınmaz yönünden ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.