Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4874 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 25284 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Adıyaman İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/11/2007NUMARASI: 2007/67-2007/157Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı, çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla borçlular ..Yapı Malz. San ve Tic. Ltd. Şti. ve M. K.. aleyhine Adıyaman İcra Dairesinde icra takibine geçmiştir. Adı geçenlerden M. K..’a, Adıyaman’da kendi adresinde ödeme emrinin tebliğ edildiği ve onun açısından takibin kesinleştiği görülmektedir. Borçlu keşideci .. Yapı Malz. ve San. Tic. Ltd. Şti vekili süresinde öncelikle icra dairesinin yetkisine, ayrıca borca ve imzaya itiraz etmiştir. Mahkemece, BK.nun 73. ve HUMK.nun 10. ve İİK.nun 50.maddeleri uyarınca borçlunun yetkiye yönelik itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Olayda uygulanması gereken İİK.nun 50.maddesi göndermesiyle HUMK.nun 9/2.maddesidir. Anılan bu madde hükmü aynen; “davalı (borçlu) birden fazla ise, dava (takip) bunlardan birinin ikametgah mahkemesinde (icra dairesinde) açılabilir.(yapılabilir)” hükmünü içermektedir. Yukarıda açıklandığı üzere borçlulardan M. K.. hakkında Adıyaman İcra Dairesi yetkili olup, onun hakkında da takip kesinleşmiş bulunmaktadır. O halde, HUMK.nun 9/2.maddesi gözetilerek keşideci borçlunun yetkiye yönelik itirazının reddi ile diğer itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09/03/2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.