MAHKEMESİ: Çanakkale İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 25/05/2010NUMARASI: 2010/162-2010/354Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı M.Ö. vekili tarafından 08.03.2010 keşide tarihli çeke dayalı olarak keşideci İ. E.Ö. hakkında kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibine geçildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı çekin incelenmesinde, anılan çekin keşideci tarafından “....Tekstil” adına keşide edildiği, ilk cironun keşideci tarafından yapıldığı ve M. K.’ın beyaz cirosunun ardından takip yapan alacaklının cirosunun bulunduğu görülmüştür.TTK’nun 692.maddesinde çekin unsurları sayılırken lehtarın gösterilmesine yer verilmemiştir. Bu nedenle lehtar çekin zorunlu unsuru olmayıp, çekte lehtarın yazılıp yazılmaması yada gerçek veya tüzel kişiliğinin bulunup bulunmaması çek vasfını etkilemez. TTK’nun 697.maddesine göre ise kimin lehine keşide edildiği gösterilmemiş olan bir çekin hamiline düzenlendiğinin kabulü gerekir.Takip dayanağı çek “..Tekstil” adına düzenlenmiş olup, bu ibarenin firma adı olmakla lehdarın hükmi şahsiyeti bulunmadığına göre, bu olgu kambiyo senedi vasfını etkilemez ise de çek hamiline yazılmış sayılır. bu durumda ilk cironun kimin tarafından yapıldığının bir önemi yoktur.Öte yandan, TTK’nun 700.maddesine göre çekin devri ciro ve teslimle mümkün olup, ciro, keşideci veya çekten dolayı borçlu olanlardan herhangi biri lehine de yapılabilir. Bu kimseler çeki yeniden ciro edebilirler. Çekin keşideciye ciro edildikten sonra, adı geçenin cirosu ile tedavülünün devamı mümkün olup, bu durum çekin kambiyo vasfını etkilemez.TTK’nun 702.maddesi uyarınca ise, “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini ispat külfeti hakkındaki TTK’nun 702.maddesinde “…senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı…” öngörülmüştür.Açıklanan durum karşısında takip dayanağı çek yasal süresinde bankaya ibraz edildiğine ve ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığına göre yetkili hamil olan alacaklının keşideci hakkında takip yapmasında yasaya aykırılık yoktur.O halde, mahkemece itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptali isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.