Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4784 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 1831 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Sivrihisar İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/11/2005NUMARASI: 2005/19/45Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklının borçlu hakkında Kayseri 1.İcra Müdürlüğünün 2004/6677 E. sayılı takip dosyasında genel haciz yoluyma başlatmış bulunduğu icra takibine karşı borçlunun yasal sürede borcun aslına ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, alacaklının borçlunun bu itirazının kaldırıması için Kayseri İcra Mahkemesine başvuruda bulunduğu anılan Mahkemece alacaklının bu isteminin takipte Sivrihisar İcra Dairesinin yetkili bulunduğundan bahisle Kayseri İcra Dairesinin yetkisizliğine ayrıca buna ek olarakta mahkemenin de yetkisizliğine karar verildiği bu kararın 21.03.2005'te kesinleştiği anlaşılmaktadır. Alacaklı vekili Kayseri İcra Mahkemesine 04.04.2005 tarihinde müracaat ederek dosyanın yetkili Sivrihisar İcra Mahkemesine gönderilmesini istediği ve dosyanın talep doğrultusunda Sivrihisar İcra Mahkemesine gönderildiği görülmektedir. Kayseri İcra Mahkemesinin somut olayda icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle alacaklının, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken Mahkemenin de yetkisizliğine karar verilmesi doğru değil ise de, bu karar ilgili tarafça temyiz edilmediğinden bu haliyle kesinleşmiştir. Ancak, aynı kararda yukarıda açıklandığı üzere Kayseri İcra Dairesinin de yetkisizliğine karar verildiğinden bu kararın kesinleşmesinden sonra HUMK.nun 193/3.maddesi uyarınca yasal 10 günlük sürede takip dosyasının Sivrihisar İcra Dairesine gönderilmediği, ayrıca Mahkemenin de yetkisizliğine ilişkin kararda verildiğinden aynı sürede Sivrihisar İcra Mahkemesine başvurulmadığından alacaklı vekilinin iş bu istemine ilişkin davanın HUMK.nun 193/son maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, hükme esas alınan ipotek şerhi fek edildiğinden İİK.nun 68.maddesinde öngörülen kesin borç ikrarını havi nitelikte olmadığından alacağın varlığı yargılamayı zorunlu kıldığından bu belgeye dayanılarak itirazın kaldırılması da istenemeyeceğinden bunun hükme esas alınması da doğru görülmemiştir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.