MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçesinde sair itirazlarının yanı sıra takip dayanağı senet altında imzasının bulunmadığını da bildirdiği görülmüştür. Bu haliyle borçlunun icra dairesine itirazı imzaya itiraz niteliğinde olup İİK.nun 68/a maddesi uyarınca alacaklının itirazın geçici kaldırılmasını istemesi gerekir.HMK.nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsif hakime aittir. Hakim, bir davada sadece tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve netice-i taleplerle bağlı olup, dayandıkları kanun hükümleri ve onların hukuki tavsifleri ile bağlı değildir. Kanunları re'sen tatbik ederek iddia ve müdafaadaki netice-i talepleri karara bağlamakla mükelleftir (4.6.1958 ve 15/6 sayılı İBK).Mahkemece, alacaklının talebinin itirazın geçici kaldırılması olarak vasıflandırılması gerektiği ve İİK.nun 68/a maddesi gereğince yapılan imza incelemesi neticesinde takibe konu senet altındaki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olduğu ortaya çıktığına göre itirazın geçici kaldırılması yerine itirazın kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.Kabule göre de; İİK.nun 68/a-son maddesi gereğince itirazın muvakkaten kaldırılması talebinin kabulü halinde alacaklının talebi üzerine, borçlu aleyhine yüzde yirmiden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği düzenlenmiştir.Somut olayda, Mahkemece anılan madde hükmüne aykırı olarak karar yerinde gerekçesi açıklanmadan % 20 oranı aşılmak suretiyle % 40 tazminata hükmedilmesi de doğru değildir.Diğer taraftan, Mahkemece; alacaklının itirazın geçici kaldırılması isteminin kısmen kabul edildiği ve borçlunun da kendisini bir vekille temsil ettirdiği halde borçlu yararına 6100 Sayılı HMK’nun 323. ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11/3. maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.