Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4476 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 18842 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Diyarbakır 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 18/01/2011NUMARASI: 2010/175-2011/8Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurarak, senedin vade tarihi ve miktar hanesinde tahrifat yapıldığı ve gerçek senet bedelinin de ödendiğinden bahisle takibin iptali istemine yöneliktir. TTK.nun 690.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 615/3.maddesi gereğince bononun vade tarihinin keşide gününden muayyen bir müddet sonraya ait bulunması zorunludur. G.... uzmanı bilirkişi O.. A.. tarafından dosyaya sunulan rapora göre 15.12.2007 tanzim tarihli takip konusu senedin 9.12.2006 olan vade tarihinin tahrifatla 9.12.2008 şekline dönüştürüldüğü bildirilmiştir. Bu durumda takip konusu senet bono vasfında değildir. Takibe konu senedin bono vasfında olmaması halinde takibin iptalinin gerektiği İİK.nun 170/a maddesinde hüküm altına alınmıştır. Ancak aynı maddenin son fıkrası borcun kısmen kabulü halinde bu madde hükmünün uygulanamayacağını öngörmektedir. Borçlunun takibe konu borcu kısmen kabulü nedeniyle takibin tümünün iptaline karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca takip dayanağı bono bedel bölümünün 5000 TL iken 35.000 TL haline dönüştürüldüğü de yaptırılan bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Bu durumda alacaklının tahrifat öncesine ait senet bedeli üzerinden takibe devam hakkı vardır. Borçlu tarafından senet bedeli 5000 TL'nin alacaklıya ödendiği iddia edildiğine göre, ödeme itirazının İİK.nun 169/a madde koşullarında değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Bu nedenle takibin tümüyle iptali ile asıl alacağın tamamı üzerinden alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi de doğru değildir.Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.