Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4433 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29346 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlunun, takip dosyasında haczedilen taşınmazın, İİK'nun 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise İİK'nun 82/2. maddesine göre satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukar??da nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.Somut olayda, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmazın borçlu ... adına kayıtlı olup, tapu kaydında Av.1 kar.ev ve 1 ahır olarak kayıtlı olduğu görülmektedir. Mahkeme tarafından alınan raporlarda borçlunun haline uygun ev alabileceği miktar belirlenmediği gibi ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmadığı, bilirkişiler arasında inşaat mühendisi bulunmadığından alınan rapor bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir.Bu durumda mahkemece yapılacak iş; öncelikle borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kişilerin nüfus kayıtları; bu kişilerin borçlu ile birlikte yaşayıp yaşamadıkları, geçimlerini nasıl temin ettikleri ve sosyo-ekonomik durumlarının tespitine yönelik zabıta araştırması sonucu nazara alınmak suretiyle konusunda uzman bilirkişiler (İnşaat mühendisi+emlak veya mülk bilirkişisi ve kadastro fen bilirkişisi) marifetiyle yeniden keşif yapılarak İİK'nun 82 maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi ve 82. maddesinin 3. fıkrası ile yukarıda belirtilen ilkeler de göz önüne alınarak borçlunun haline uygun alabileceği mesken değerinin net olarak belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.