Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4253 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 18633 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Samsun 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/06/2011NUMARASI: 2011/244-2011/383Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK’nun 127. maddesine göre; satış ilanının birer sureti, borçluya ve alacaklıya ve taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan alakadarlarının tapuda kayıtlı adresleri varsa bu adreslerine tebliğ olunur. Adresin tapuda kayıtlı olmaması halinde ayrıca, adres tahkiki yapılmaz, gazetedeki satış ilanı, tebliğ yerine geçer. Somut olayda, borçluya gönderilen satış ilanının 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre 25.03.2011 günü yapılan 1. açık artırma tarihinde tebliğ edildiği, taşınmazın 04.04.2011 tarihinde 2. açık artırma gününde alacağına mahsuben alacaklıya ihale edildiği; 1. ve 2. ihale tarihleri arasına rastlayan 01.04.2010 tarihinde borçlu vekilinin satış dosyasından fotokopi almak için yaptığı başvuru üzerine tebliğ işleminden haberdar olunduğu anlaşılmaktadır. HGK'nun 28.01.2004 tarih, 12-2/36 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ihale bir bütün olup, İcra İflas Kanunu'nda ihalenin yap??lması usulü düzenlenirken sadece bir artırma ile yetinilmeyerek, ilk artırmada satışın gerçekleşmemesi halinde, ihalenin geri bırakılıp, ilk artırmayı takip eden on gün içinde ikinci artırmanın gerçekleştirilmesi yönteminin getirilmiş olması karşısında, bu iki artırmanın birbiriyle ilişkileri ve hukuksal sonuçlarının üzerinde de durulması gerekmektedir. Sonuçta bu iki artırmanın amaçladığı ihalenin geçerlilik koşullarının irdelenmesi gerekir. İki artırma birbirini tamamlayan merasimlerdir. Birinci artırma usulüne uygun yapılmamışsa, takip eden aşama olan ikinci artırmanın yapılabilme koşulunun gerçekleştiğinden de söz edilemez. İkinci artırma usulünce yapılsa dahi, birinci artırmanın usulsüzlüğü doğal olarak ihalenin tümüyle geçersizliği sonucunu doğuracaktır.Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; borçluya satış ilanı tebliğinin, birinci artırma gününe denk geldiği, böylelikle borçlunun ihaleye katılım için hazırlık yapma, müşteri temin etme ve sair benzeri imkanlardan yoksun bırakıldığı, bu durum menfaatleri olumsuz yönde etkiler nitelikte olduğu gibi, ihalenin de normal şartlar altında yapılmayıp, aceleye getirildiği sonucunu doğurmuştur. Nitekim ihaleye gerekli katılım sağlanmamış ve taşınmaz alacaklıya alacağına mahsuben ihale olunmuş, zarar unsuru da gerçekleşmiştir. Açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine dair hüküm tesisi isabetszidir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.