MAHKEMESİ: Bakırköy 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/05/2008NUMARASI: 2008/39-2008/518Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında çeke dayalı kambiyo takibi başlatılmıştır. Takibe konu çekin incelenmesinde, borçlu tarafından tanzim ve keşide edildiği, hamiline tanzim edilen bu çekin dava dışı diğer borçlunun cirosuyla alacaklıya geçtiği ve alacaklı tarafından bankaya ibraz edildiği görülmektedir.Takibe konu 30.06.2006 keşide tarihli çekin yasal sürede bankaya ibraz edildiği, ancak muhatap banka tarafından (AHM.nin 21.6.2006 tarih ve 2006/366 nolu kararla çek hakkında ödeme yasağı kararı olduğundan çek üzerinde bir işlem yapılamamıştır. 30.06.2006) şeklinde şerh verilerek bir ödeme yapılmadığı saptanmıştır. Takip alacaklısı tarafından TTK'nun 708 ve 720.maddelerinde öngörülen şekilde çekin muhatap bankaya süresinde ibraz edilmesi suretiyle alacaklının takip hakkını kazandığı anlaşılmaktadır. Bankanın yukarıda yer verilen meşruhatı alacaklının hukuki durumunu etkilemez. Bu nedenle, çekin yasal süresinde ibraz edildiği kabul edilmelidir.Mahkemece her ne kadar borçlu şirketin dava dışı diğer borçlu H. E...'e karşı açmış olduğu ve alacaklının taraf olmadığı, çek iptal kararı gerekçe gösterilerek takibin iptaline karar verilmiş ise de, bu karar davada taraf olmayan iyiniyetli üçüncü kişileri bağlamaz. Bu husus ticari senetlerin güvenli tedavül etmesinin de tabii sonucudur. Verilen bu karar, çeki ciro ile eline geçiren alacaklının başlattığı takipte ona karşı ileri sürülemez. TTK'nun 730.maddesinin göndermesiyle çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 599.maddesi gereğince borçlu "...şahsi def'ileri iyi niyetli hamile karşı ileri süremez. Aynı maddede yer alan ve alacaklının çeki devralırken bile bile borçlunun zararına olarak devraldığı yolunda bir iddia ve delile rastlanmadığına göre, borçlunun şikayetinin reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02/03/2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.