Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4078 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 31893 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: Bakırköy 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/09/2012NUMARASI: 2012/424-2012/1025Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK.nun 169-a/1. maddesi gereğince borçlu, icra mahkemesinde, borcun olmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ettiği takdirde itirazın kabulüne karar verilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, sunulan ödeme belgesinin takip konusu borca ilişkin olarak verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunludur. Somut olayda, alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başlandığı, borçlunun takibe konu edilen çeke ilişkin kısmen ödeme itirazında bulunduğu ve bu ödemeye ilişkin belgeler sunduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Yukarıda açıklanan madde gereğince, sunulan ödeme belgelerinde takip dayanağı senetlere açıkça atıf olması halinde bu ödemelerin takibe konu senede mahsuben yapıldığının kabulü zorunludur. İbraz edilen bir kısım havale makbuzlarında: “8741629 nl. çeke istinaden yapılan ödeme” açıklamasıyla takip alacaklısının hesabına takip tarihinden önce ödeme yapıldığı görülmektedir. Hal böyle olunca, takip dayanağı çeke açıkça atıf yapılan ödemelerin çeke mahsuben yapıldığının kabulü gerekir.Bu açıklamaların ışığında mahkemece, işin mahiyeti esas alınarak duruşma açılıp, taraf delilleri toplanıp, sunulan ödeme belgeleri değerlendirilerek, gerektiğinde Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken evrak üzerinden eksik inceleme ile istemin tümden reddi yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.