MAHKEMESİ: Kadıköy 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/09/2008NUMARASI: 2008/559-2008/1150Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak başlatılan takibe karşı borçlu, takipte %27 oranında istenen faizin fahiş olduğunu, %9 oranında yasal faiz istenmesi gerektiğini ileri sürerek % 27 faiz istemini içeren takibin iptalini talep etmiştir.Takip konusu yapılan ilamda "... 50.000,00 YTL sine dava tarihi olan 10.08.2001 den itibaren, 167.778,62 YTL ye ıslah tarihi olan 14.12.2007 den itibaren değişen oranlarda reeskont faizi uygulanmasına," karar verildiği, alacaklının bu alacağa ilişkin olarak toplam 159.918,92 YTL işlemiş temerrüt faizi, takipten sonrası içinde %27 oranında faiz talep ettiği, borçlu tarafça bunun şikayet konusu yapıldığı anlaşılmıştır.Mahkeme kararında asıl alacak için reeskont faizine hükmedildiğinden ve kararda açıkça bu faizin ticari reeskont (ticari temerrüt faizi) olduğu belirtilmediğinden, alacağa 3095 sayılı Kanunun 1.maddesinde belirtilen reeskont faiz oranlarının uygulanması gerekir. Zira ilamın infaz edilecek hüküm bölümünün icra mahkemesince yorum yolu ile belirlenmesi mümkün bulunmamaktadır. (HGK.nun 08.10.1997 tarih, 1997/12-517 Esas, 1997/776 K. Sayılı kararı) 3095 sayılı Yasanın 1.maddesine göre, reeskont faiz uygulaması T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli kredi işlemlerinde uyguladığı reeskont üzerinden yapılmakta idi. Ancak, 5335 sayılı Kanunun 14.maddesi ile 3095 sayılı Yasanın 1.maddesi değiştirildiğinden, reeskont yasal faiz olmakla yasanın yürürlük tarihi olan 01.05.2005 tarihi itibari ile %12 ve değişen oranlarda uygulama yapılması gerekir. Zira 3095 sayılı Yasanın 1.maddesinde belirtilen kriterlere göre, Merkez Bankasının reeskont oranlarını belirleme yetkisi, 5335 sayılı Yasa ile kaldırılmıştır. Bu durumda diğer Daire görüşlerine ve uygulamaya uygun olarak yeniden oluşturulan içtihatlarımız doğrultusunda, somut olayın incelenmesinde; alacağa 7.3.2008 tarihi itibari ile faize hükmedildiğinden ve bu tarih itibari ile 3095 sayılı kanunun 5335 sayılı Kanun ile değişik 1.maddesi yürürlükte bulunduğundan, bu madde hükümlerinin tatbiki ile faiz oranlarının hesaplanması gerekmekte olup, mahkemece bilirkişi raporunun (B) bendindeki yasal faiz üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilerek sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.