Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4019 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 21372 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Diyarbakır 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 03/03/2009NUMARASI: 2009/213-2009/197Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Şikayetçi üçüncü kişi, kendisine gönderilen 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri tebliğinin usulsüz olduğunu, usulsüz haciz ihbarnameleri ile tebligatlarının iptalini, takibi ve ihbarnameleri öğrenme tarihi olarak 19.02.2009 tarihinin tespitini ve taşınmazına konan haczin kaldırılmasını talep etmiştir. İİK.nun 89.maddesi gereğince şikayetçi şirket adına çıkartılan 89/1 haciz ihbarnamesinin 12.9.2007 tarihli tebliğ işlemi ile, 89/2 haciz ihbarnamesinin 25.10.2007 tarihli tebliğ işleminin usulsüz olduğu mahkemece de kabul edilmektedir. 89/3 haciz ihbarnamesi ise, ticaret sicil adresine 23.3.2008'de TK.nun 35.maddesine göre tebliğ edilmiş olup, usule uygundur. Şikayetçinin haciz ihbarnamelerine karşı icra müdürlüğünde bir itirazda bulunmadığı anlaşılmaktadır. 89/1 tebligatı usulsüz olduğundan, üçüncü kişinin İİK.nun 89/3.maddesinde düzenlenen yedi günlük itiraz süresi başlamamıştır. Bu durumda 89/1 haciz ihbarnamesinde yazılı süre sona ermediğinden, borcun üçüncü kişinin zimmetinde sayılması hususu gerçekleşmemiştir. Bu nedenle daha sonra çıkarılan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri yok hükmündedir. Bu konudaki şikayet İİK.nun 16/2.maddesine göre bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olduğundan süreye tabi değildir. Mahkemece, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin, 89/3 haciz ihbarının tebliğ tarihi olarak düzeltilip, yok hükmünde sayılan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin ve şikayetçiye ait taşınmaz üzerindeki haczin iptaline karar verilmesi gerekirken, haciz ihbarnamelerini ve takibi öğrenme tarihinin 23.3.2008 olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi doğru değildir. SONUÇ :Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/02/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.