Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 39070 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 32241 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: Çal İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/07/2013NUMARASI: 2013/8-2013/23Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Mahkemece yerinde bir gerekçe ile şikayetçi borçlu ...A.Ş.'ye yapılan satış ilanı tebligatının usule uygun olduğu kabul edilmiş olup, bu durumda 16.3.2012 tarihli ihalenin feshi için 19.02.2013 tarihinde ileri sürülen ihalenin feshi isteminin İİK'nun 134/2. maddesinde yazılı yasal 7 günlük süreden sonra olduğunun kabulü ile istemin süre aşımından reddi gerekmektedir. Öte yandan şikayetçi ...'ın, takipte borçlu ya da alacaklı sıfatının bulunmadığı, ihalede pey sürmediği ve tapu sicilinde ilgili olarak da yer almadığı, diğer bir ifade ile, ihalenin feshi davası açma hakkının bulunmadığı görülmekle, mahkemece, anılan şahsın isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. İİK.nun 134/2.maddesinde; "İhalenin feshini Borçlar Kanunu'nun 226.maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek sureti ile ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşulu ile icra mahkemesinde şikayet yoluyla ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler" hükmüne yer verilmiştir. Yine aynı maddeye göre, işin esasına girilmemesi nedeniyle ihalenin feshi talebinin reddi halinde para cezasına hükmolunamaz. Mahkemece işin esasına girilmeksizin borçlu ...A.Ş.'nin isteminin süre aşımından, üçüncü kişi ...'ın isteminin ise aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken her iki şikayetçinin isteminin esası incelenerek yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi yerinde değil ise de, sonuçta istemler reddedildiğinden mahkeme kararı sonucu itibariyle doğrudur. Ancak bu durumda işin esasına girilmemesi gerektiğinden şikayetçilerin para cezasına mahkum edilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Çal İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11.07.2013 tarih ve 2013/8E.-2013/23K. sayılı kararının hüküm bölümünün para cezası ile ilgili (2) nolu bendinin karar metninden silinerek tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.