MAHKEMESİ: Kastamonu 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/06/2010NUMARASI: 2010/48-2010/203Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :4857 Sayılı İş Kanunu'nun 35.maddesine göre işçinin almakta olduğu aylık ücretinin ancak 1/4'ü haczedilebilir. Aylığın üzerinde haciz bulunması halinde, sonraki haciz sıraya konulur ve önceki haczin kesintisi bittikten sonra kesintiye başlanır.06.03.1965 günlü resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 538 Sayılı Yasa ile değişik İİK.nun 83/a maddesi gereğince; borçlunun, hacizden önceki bir dönemde haczi mümkün olmayan bir mal veya hakkın haczedilebileceğine dair alacaklıyla yapmış olduğu anlaşma geçerli değildir. Anılan maddenin amacını açıklayan gerekçesinde de "borçlunun, hacizden önce sonuçlarını tahmin edemeyeceği cihetle, bir mal veya maaş yahut ücretin haczedilemeyeceği yolunda şikayette bulunmayacağını bildirmesinin, lehine olan yasa hükmünün uygulanmasından feragat etmesinin hükümsüz sayılacağı, zira bir malın ne derece haczedilemez olduğunun borçlunun ve ailesinin haciz anındaki durumlarına göre saptanabileceği ifade olunmuştur. Bu durumda haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlu haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir. (HGK. 31.03.2004 tarih ve 2004/12-202 E., 196 K., 31.03.2004 tarih ve 2004/12-167 E. 185 K.)Somut olayda işçi olan borçlunun maaşının 1/4'ü üzerine 30.07.2008 tarihinde haciz konulduğu, ancak daha önce başka bir dosyadan maaş üzerine konulmuş haciz bulunması nedeniyle haczin sıraya alındığı, borçlunun 06.03.2009 tarihinde muvafakatta bulunması nedeniyle önceki dosyanın kesintisi bitmeden bu dosya için kesinti yapılmasına karar verildiği görülmektedir.Bu durumda borçlunun sıra beklenmeksizin kesinti yapılmasına, bir diğer anlatımla 1/4'ü aşar şekilde maaşına haciz uygulanmasına muvafakati, hacizden (kesinti yapılmasından) önce olup geçerli değildir.O halde mahkemece şikayetinin kabulü gerekirken reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.