Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3863 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 23266 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Beyoğlu 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/04/2010NUMARASI: 2007/366-2010/241Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı Ö.F.H.tarafından bonoya dayalı olarak borçlu Spor Derneği hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliği üzerine, adı geçenin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca yasal sürede icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği görülmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca borca itirazın yazılı belge ile ispatı gerekip, Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre; sunulan belgenin geçerli kabul edilebilmesi için takip dayanağı senetlere açıkça atıfta bulunulması zorunludur. Somut olayda borçlunun itiraza dayanak yaptığı Siirt Noterliğince düzenlenen 05.01.2004 tarih ve 00092 yevmiye numaralı ibranamenin incelenmesinde takip dayanağı bonolara herhangi bir atıfta bulunulmadığı görülmüştür. O halde mahkemece, borçlu Spor Derneği yönünden itirazın reddi yerine yazılı gerekçe ile davanın kabulü ile icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan İİK'nun 170/3. maddesi gereğince; icra mahkemesi, aynı Kanun'un 68/a maddesi gereğince yapacağı inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse imza itirazının kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verir. Bu nedenle imzaya itirazları kabul edilen borçlular M.T. Y.ve T.Y.yönünden takibin durdurulması yerine icranın geri bırakılmasına karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/03/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.