Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3722 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 15387 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İstanbul 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/05/2011NUMARASI: 2010/680-2011/587Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takip konusu çeklerin keşidecisinin kendisi olmadığını, esasen borçlu olarak gösterilen şahsın TC kimlik numarasının ve kimlik bilgilerinin farklı olduğunu, keşideci ile sadece isim benzerliğinin bulunduğunu bildirdiği görülmektedir. Mahkemece, davanın niteliği itibariyle "imzanın borçluya ait olduğunu" kanıtlama külfetinin alacaklıya ait olduğu gözardı edilerek, alınan bilirkişi raporuna itibar edildiği ve imza itirazının reddine karar verildiği görülmektedir. 25.04.2011 tarihli bilirkişi raporunda; özellikle 18.11.2008 tarihinde Deniz Bank'a verilen dilekçe baz alınarak mukayese yapıldığı görülmektedir. Borçlunun çek hesabı sahibi ile sadece isim benzerliği bulunduğu, çek hesabını açtıran ve kullanan kişinin kendisi ile aynı isme sahip başka bir C.. B. olduğu iddiası karşısında, çek hesabı sahibince muhatap bankaya sunulan ve borçlu tarafından imzalandığı kabul edilemeyecek bir dilekçe üzerinden inceleme yapılarak sonuca gidilmesi mümkün değildir. O halde mahkemece yapılması gereken iş, öncelikle muhatap bankadan çek hesabı sahibinin kimlik bilgileri sorulup, keşideci ile davacının kimlik bilgileri karşılaştırılmak, kimlik bilgilerinin birbirini doğrulaması halinde bilirkişi incelemesi yaptırmak ve oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Eksik incelemeye ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.