Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3534 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 17314 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Adana 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/03/2011NUMARASI: 2011/26-2011/237Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı M. Ç. tarafından borçlular M.. Ç. ve A.. Ç.. hakkında genel haciz yoluyla yapılan takipte, borçlu M... Ç..'ın borcun bir kısmını ödediğini, bakiye borcu senet aslı gönderilmediği için ödemediğini, ayrıca kendisinin senette kefil olup asıl borçluya müracaat edilmeden alacağın kendisinden talep edilemeyeceğini bildirerek takibe itiraz ettiği görülmektedir. İcra takibinin dayanağı olan 10.09.2008 tanzim, 29.08.2009 vadeli 37.000,00 TL bedelli senedin tanzim yerinin bulunmadığı tespit edilmiştir. TTK.nun 688/6. maddesinde, bonoda tanzim yerinin zorunlu unsur olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, takip dayanağı belge bono vasfında olmayıp adi senet niteliğindedir. Borçlu M.,, Ç.. ise takip dayanağı senedi kefil olarak imzalamıştır. Dayanak belge kambiyo senedi vasfında olmadığından, borçlunun kefaletinin de adi kefalet niteliğinde olduğunun kabulü gerekir.BK.nun 486.maddesi gereğince adi kefilden alacağın talep edilebilmesi için, borçlunun iflas etmesi veya hakkında takibat icra olunup da alacaklının hatası olmaksızın takibin semeresiz kalması yahut borçlu aleyhinde Türkiye’de takibat icrasının imkansız hale gelmesi gerekmektedir. O halde mahkemece, anılan koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.