MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/07/2013NUMARASI : 2013/258-2013/590Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu vekili, icra mahkemesine yaptığı başvuruda, tebligatların tamamının usulüne uygun olmadığını, yeni haciz alacaklılarına tebligat yapılmadığını,kıymet takdiri ve ihale arasında uzun süre olduğunu, aradaki sürede taşınmazın değerinin arttığını belirterek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece borçluya yapılan kıymet takdiri tebligatında komşunun imzasının bulunmaması ve imzadan imtina ettiğine dair şerhin de yer almaması nedeniyle tebliğin TK.'nun 21/1 ve Tüzüğün 28. maddelerine göre usulsüz olduğu, satış ilanında ihalenin 24.04.2013 tarihinde yapılacağı yazılı ise de, ihale tutanağından ihalenin 25.04.2013 tarihinde gerçekleştiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmiştir. İİK.nun 127.maddesinin emredici hükmüne göre, satış ilanının borçluya, alacaklıya ve taşınmazın tapu sicilinde kayıtlı bulunan ilgililerine (tapuda adresleri varsa) tebliği şarttır. Satış ilanının adı geçenlere tebliğ edilmemiş yada tebliğ işleminin usulsüz olması başlı başına ihalenin feshi sebebidir.İİK.'nun 128/2. maddesine göre; “İcra dairesi taşınmazın kıymetini takdir ettirir, taşınmazın kıymetinin takdirinde, taşınmaz üzerindeki mükellefiyetlerin kıymete olan etkisi de nazara alınır. Taşınmazın önceden takdir edilen kıymetini etkileyen mükellefiyetlerin ortaya çıkması halinde, icra dairesi satışa esas olmak üzere taşınmazın kıymetini yeniden takdir ettirir. Kıymet takdirine ilişkin rapor borçluya, haciz koydurmuş alacaklılara ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak sureti ile tebliğ edilir." Somut olayda; satış ilanının borçluya 12.03.2013 tarihinde bizzat tebliğ edildiği ve borçlu kıymet takdirine bu tarih itibariyle muttali olduğu halde satış ilanının kendisine tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmediğinden, kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edilmesini ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremez. İİK'nun 128/a-3. maddesinde; "kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez" hükmüne yer verilmiştir. İhaleye konu taşınmazın kıymet takdiri 08.06.2012 tarihinde yapılmış olup 3. kişinin kıymet takdirine itirazı 18.09.2012 tarihinde reddedilmiştir. İhale 25.04.2013 tarihinde gerçekleştirilmiş olup 2 yıllık süre geçmemiştir. Bu nedenle kıymet takdirinin üzerinden uzun zaman geçtiği iddiası doğru değildir. Her ne kadar mahkemece, satış ilanında ihalenin 24.04.2013 tarihinde yapılacağı yazılı olduğu halde ihale tutanağından ihalenin 25.04.2013 tarihinde gerçekleştiğinin anlaşıldığı belirtilmiş ise de satış kararı, şartname, satış ilanı ve gazete ilanında 1. artırmanın 25.04.2013 tarihinde yapılacağı yazılı olup satışın da 25.04.2013 tarihli 1.arttırmada gerçekleştiği görülmektedir. Bu nedenle mahkemenin bu hususa ilişkin kabulü doğru değildir. Yine borçlu vekili diğer ilgilere kıymet takdiri ve satış ilanının tebliğ edilmediğini iddia etmişse de, tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen borçlu, kendisi dışındaki diğer ilgililere kıymet takdiri ve satış ilanının tebliğ edilmediğini ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez.O halde mahkemece ihalenin feshi talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.