Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3487 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 28650 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklılar tarafından borçlular aleyhine 17.7.2013 tarihli "Anlaşma Protokolü" başlıklı belgeye dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, borçluların süresi içerisinde icra dairesinde borca itiraz etmeleri üzerine, alacaklılarca icra mahkemesine yapılan başvuruda borçluların itirazlarının kaldırılmasının istendiği, mahkemece talebin kabulü ile itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır. İİK.'nun 68/1.maddesi gereğince talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen "borç ikrarını" içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir.Somut olayda, icra takibine dayanak yapılan ve taraflar arasında imzalanan 17.7.2013 tarihli protokol, karşılıklı edimlerin yerine getirilmesi şartlara bağlanmış bir anlaşma olup, bu haliyle İİK. nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya genel haciz yolu ile takip yapma imkanı tanıyan mücerret borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde değildir. Borç da kabul edilmediğine göre, iki tarafa edimler yükleyen protokol kapsamında, alacaklı işçilere işverenler tarafından taahhüt edilen paranın ödenmesi koşullarının oluşup oluşmadığı ve dolayısıyla alacağın varlığı ile tahsil edilip edilmeyeceği, genel mahkemelerde yapılacak yargılama sonucunda belli olacaktır. O halde mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.