Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3415 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 21807 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Malatya 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 28/04/2010NUMARASI: 2009/728-2010/236Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Kambiyo takibine konu edilen senet, ... Turizm AŞ. – F. K.lehine keşide edilmiş olup, senetteki birinci lehdarın isminin üzeri çizilmiş ise de, bu çizme işlemi, HUMK.nun 298.maddesi hükmü gereğince keşideci tarafından paraf edilmediğinden geçersizdir. Başkaca çıkıntı, silinti, kazıntı, tahrifat da bulunmadığından senet, TTK’nun 688.maddesindeki yazılı unsurları havi bono vasfındadır. Bono bedelinin tamamı lehdarlardan F.K. tarafından istenilmektedir. Senetteki bedelin tamamını talep eden F. K.’nın, senetteki diğer lehdarı temsil ettiğine veya ona ait hisseyi iktisap ettiğine dair hiçbir kayıt ve belge sunulmamıştır. Bu bağlamda TTK’nunda lehdar alacaklılar yönünden bir teselsül söz konusu olmadığından, Borçlar Kanunu’nun alacaklılar arasında teselsülü düzenleyen 148.maddesinin somut olaya uygulanması da mümkün değildir. Bu durumda, bir ticari senedin lehdarı veya hamili birden ziyade ise, bunlardan münhasıran birinin gereken yetkiyi haiz olmadıkça senet bedelinin tamamını dava ve takip hakkı bulunmamaktadır. Ancak borç bölünmesi mümkün olan borçlardan olduğundan, lehdarlardan birisinin senetten doğan hakkın yarısını talep ve takip etme hakkı vardır. Bu durumda, borçlu ödediği yarı bedel kadar borcundan kurtulmuş olur.Açıklanan nedenlerle borçlu itirazının kısmen kabulü ile takip dayanağı bononun yarı bedeline hasren takip yapılabileceğine, bu miktarın üzerindeki fazlaya ilişkin kısmın iptaline karar verilmesi gerekirken, borçlunun itiraz dilekçesinin 3.bendinde yer alan beyanı da değerlendirilmeksizin yazılı şekilde takibin tümü ile iptaline dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.