MAHKEMESİ: Kayseri 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 01/08/2012NUMARASI: 2012/487-2012/484Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takipte borçlunun, ödeme emri tebliğinin usulsüz yapıldığından bahisle öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesi için icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabulü ile 17.07.2012 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memuruna imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır. Madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki "adreste bulunmama", diğeri ise "tebellüğden imtina"dır. Muhatabın, tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak, maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebilecektir. Bu itibarla; Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesinde öngörülen şekilde ve maddede belirtilen kişilere sorularak imzaları da alınmak suretiyle, imzadan çekinmeleri halinde, bu husus da belirtilerek, muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği "tevsik edilmeden", Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre yapılan tebligat işlemi geçersizdir. Zira bu belgeleme işlemi, devamı işlemleri belirlemesi yanında muamelenin doğru olup olmadığına karar verilmesi yönünden yardımcı olacak ve tebliği isteyen makam ve hakimin denetimini sağlayacaktır.Somut olayda borçlu H.S. adına yapılan örnek 7 ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ belgesinin incelenmesinde; tebliğ memurunca muhatabın adresten geçici olarak ayrıldığı ve çarşıda olduğunun tespit edildiği, tebligat evrakının T.R.Mahallesi muhtarına teslim edildiği ve 2 nolu haber kağıdının muhatabın adresinin kapısına yapıştırıldığı, tebligat işlemini muhataba bildirmesi için kapıcıya haber verildiği, tebligat evrakına tebliğ memurunun adı, soyadı ve sicil numarası ile tebliğ tarihinin yazılarak imzalandığı, muhatabın çarşıya gittiğinin ve haber verilen kapıcının imzadan imtina ettiğinin tebligat evrakında açıkça belirtildiği, dolayısıyla bu durumda örnek 7 ödeme emrinin şikayetçi borçluya Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddelerine uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır.O halde mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.