Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 322 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 9423 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu belediye vekilinin icra mahkemesine başvurarak; belediyeye ait banka hesaplarının yanı sıra, menkul ve gayrimenkullerinin kamu hizmetlerinde kullanılması nedeniyle haczedilemeyeceği iddiası ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, hacze konu araçlardan bir kısmı yönünden hacedilmezlik şikayetinin kabul edildiği, banka hesapları yönünden ise haczedilmezlik şikayetinin reddi yönünde karar verildiği, ancak gayrimenkullere ilişkin şikayet konusunda inceleme yapılmadığı ve olumlu olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır.5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde; "Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" düzenlemesine yer verilmiştir. Bu maddeye göre, belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için, mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur.Asıl olan, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Buna göre, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, maddede açıkça haczedilmezlik için "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir.Buna göre, borçlu belediyeye ait taşınır ya da taşınmaz bir malın haczedilmezliği için o malın fiilen kamu hizmetinde kullanılmasının gerektiği tartışmasız olup, bir malın fiilen kamu hizmetinde kullanıldığının kabulü için ise, o malın kamu hizmetinin yürütülebilmesi amacına uygun bulunması gerekir.Niteliği gereği belediyenin servis aracı, itfaiye aracı gibi araçların haczi mümkün değildir. Kamuya tahsis kararı, haczedilmezlik şikayetinde gözönüne alınacak bir husus olmadığından, mahkemece haczedilen aracın fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının tesbiti zorunludur.Buna göre yukarıda açıklanan ilke ve kurallar gözetilerek mahkemece şikayete konu banka hesapları üzerinde Yargıtay denetimine imkan tanıyacak şekilde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak, haczedilen paraların niteliklerinin belirlenmesi, hesapların havuz hesabı olduğunun saptanması halinde banka hesapları yönünden haczedilmezlik şikayetinin reddi, hesaplardaki paraların, vergi, resim, harç veya bu hükümde olmaları halinde ise haczedilemeyeceğinin gözetilmesi, şikayete konu araçlar yönünden de gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ve eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, mahkemece, borçlunun gayrimenkulleri yönünden de haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.