Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3203 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25746 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu şirketin yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, dosyanın imza incelemesi için Adli Tıp Kurumuna gönderildiği, adı geçen kurum tarafından düzenlenen 20.06.2014 tarihli raporda, imzanın şirket yetkilisi ....'in eli ürünü olup olmadığı hususunun tespit edilemediğinin bildirildiği, alacaklı vekilinin 23.07.2014 tarihli celsede yeniden bilirkişi raporu alınması gerektiğini ileri sürerek rapora itiraz ettiği görülmüştür. Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporda, imzanın borçlunun eli ürünü olup olmadığı hususunda net bir görüş bildirilmemiştir. Mahkemece, Adli Tıp Kurumu'ndan alınan rapor hükme esas alınarak itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, sözkonusu raporun anılan kurumdan alınmış ve heyetçe düzenlenmiş olması yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre ona üstünlük sağlamayacağından kesin kanaat bildirmeyen mevcut rapora göre sonuca gidilemez. Zira Adli Tıp Kurumu .... İhtisas Dairesi'nin imza incelemesinde son merci olarak kabulü hususunda yasal bir düzenleme bulunmamaktadır (Hukuk Genel Kurulunun 07/10/2009 tarih ve 2009/12-282 sayılı kararı ). Alacaklı tarafından yeni bir bilirkişi incelemesi yapılması talep edildiğine göre, mahkemece, ispat yükünün alacaklıda olduğu kuralı da nazara alınarak yeniden uzman bilirkişilerden oluşturulacak kuruldan rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.