MAHKEMESİ: Mudurnu İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/07/2005NUMARASI: 7/9Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-Alacaklı vekilinin icranın geri bıkarılması istemi yönünden yapılan incelemede;Takip hukukuna yönelik kararların temyizinde, hangi konuyu içerenler hakkında İİK.nun 36.maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilebileceği yasada ayrı ayrı yazılıdır. (Örneğin; İİK.nun 69/4, 97/3, 97/14, 269/c-3, 276/3 gibi) Ayrıca, İİK.nun 364/3.maddesinde temyizin satıştan başka icra işlemlerini durdurmayacağı hükme bağlanmıştır. Temyiz edilen karar yukarıda yazılı maddelerde öngörülen koşulları içermediği için yasal şartlar oluşmadığından tehiri icra kararı isteminine REDDİNE, 2-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11/3.maddesi gereğince, İcra Mahkemesinde hükmedilecek olan avukatlık ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerekir iken, alacaklının sorumlu tutulduğu avukatlık ücretinin nisbi olarak hesaplanması ve red edilen kısım gözetilerek alacaklı yararına da avkatlık ücreti takdir edilmemesi yasaya aykırıdır. Ayrıca, İİK.nun 169/a-6.maddesinde borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda takip dayanağı çeklerde 25.08.2004 keşide tarihli olanın rakamla değer bildiren bölümü (84.000.000.000.TL.) şeklinde yazılmış ve bu kısımda tahrifat yapıldığı ileri sürülmemiştir. Mahkemece TTK.nun 730/2.maddesinin göndermesiyle çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 588.maddesi hükmü gözetilerek çekte yazı ile değer gösterilen kısıma itibar edilmesi ve takibin kısmen iptali yasaya uygun ise de, alacaklının tahrifat olmayan ve yazı ile belirlenen kısmı takibe koymasında kötü niyetinin varlığından ve İİK.nun 169/a-6.maddesinde öngörülen tazminat için gerekli koşulların oluştuğundan söz edilemez. O halde, alacaklının tazminatla sorumlu tutulması ve kabulü göre de %20 orarının üzerine çıkılması nedeninin açıklanmaması isabetsiz bulunmuştur. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.