MAHKEMESİ: Kayseri 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/08/2011NUMARASI: 2011/215-2011/615Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki ihale alıcısı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10.maddesine göre; tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Somut olayda, satış kararı, 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporuna ilişkin tebligatlar şikayetçi ipotek malikine "aynı çatı altında reşit olan gelini Beyhan Adıgüzel'e tebliğ edildi." şerhiyle tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda; "yapılan tebligat işlemlerinin tamamının geçersiz olduğunu, borçlunun satıştan haberdar olması durumunda ihaleye katılarak taşınmazı satın alacağını, ayrıca tebligatta tebliğ memurunun ad ve soyadının yazılı olmadığını" belirterek, ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece de satış ilanına ilişkin tebligatın usulsüz olduğu kabul edilerek ihalenin feshine karar verildiği görülmüştür. Hukuk Genel Kurulu'nun 07.04.1982 tarih ve 1979/10-1377 E, 1982/337 K.sayılı kararında da açıklandığı üzere, tebliğ belgesindeki kayıtların aksi her türlü delille kanıtlanabilir. Diğer yandan Hukuk Genel Kurulu'nun 22/11/2000 tarih ve 2000/12-1684 sayılı kararında da benimsendiği üzere, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 16 ve Tebligat Tüzüğü'nün 22. maddelerine göre, kendisine tebligat yapılacak şahıs adresinde bulunmadığı takdirde tebliğ, kendisi ile birlikte oturan ailesi efradından veya hizmetçilerinden birine yapılır. Bu durumda muhatabın adreste bulunmama sebebinin araştırılacağına ve tevziat saatinden sonra adrese döneceğinin saptanması halinde tebliğ işleminin tamamlanabileceğine dair Tüzüğün 28. maddesindekine benzer bir hüküm anılan maddelerde bulunmamaktadır. Mahkeme kararının gerekçesinde yer verilen ve muhatabın adresten geçici olarak ayrılması halinde uygulanması gerekli olan 7201 Sayılı Kanunun 20. maddesinin somut olayla ilgisi bulunmamaktadır. Ayrıca satış tebligatında tebliğ memurunun isim ve imzasının bulunduğu ve tebligatların usule uygun olduğu anlaşılmaktadır. O halde şikayetin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir. SONUÇ : İhale alıcısının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.