Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3100 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 380 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Konya 2. İcra MahkemesiTARİHİ: 24/11/2005NUMARASI: 2005/1141-840Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekilitarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereğigörüşülüp düşünüldü :İ.İ.K.’nun 150/ı maddesinde borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli krediler şeklinde işleyen nakdi veya gayrinakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcunu ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin noter marifeti ile krediyi kullanan tarafa gönderildiğine dair noterden tasdikli bir sureti icra müdürlüğüne ibraz ederse icra müdürünün bu Kanunun 149.maddesi gereğince işlem yapacağı belirtilmiştir. Şikayete konu takip dosyasında Finansal Kiralama Sözleşmesinden doğan kira borcunun teminatı olmak üzere verilen üst sınır ipoteği ve noterden çekilen finansal kira borcu ve eklentilerini gösteren ihtarname ibraz edilerek borçluya örnek 151 icra emri gönderildiği görülmüştür. Her ne kadar İ.İ.K.’nun 150/1 maddesinde, ipotek üst sınır ipoteği ise hesabın kat ve tebliğ edildiğine dair ihtarın ibrazı halinde icra emri çıkarılabileceğini belirtmiş ise de, bu maddenin uygulanabilmesi için taraflar arasında anılan maddede de açıklanan nitelikte bir hukuki ilişkinin bulunması gerekmektedir. Somut olayda alacaklı ile borçlu arasında kurulan sözleşmeden doğan alacağın teminatı için düzenlenen ipoteğe dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılmıştır. Taraflar arasındaki ve nitelikleri yukarıda açıklanan hukuki ilişki gözetildiğinde teminat ipoteğinden dolayı genel mahkemede dava açılmasından ve alacağın miktar olarak belirlenmesinden sonra takip yapılması gerekirken ve itirazın kabulü ile icranın geri bırakılması yerine şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir.Ancak borçlulara örnek 151 nolu icra emri 12.09.2005 tarihinde tebliğ edildiği,borçlular vekilinin ise yasal 7 günlük süreden sora 20.09.2005 tarihinde İcra Mahkemesine başvurduğu anlaşılmakla Mahkemece şikayetin süre yönünden reddi yerine işin esasının incelenerek yasal olmayan gerekçelerle ret kararı verilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir.SONUÇ : Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda yazılı nedenlerle sonucu doğru mahkeme kararının, İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA),11.20 onama harcının mahsubuna, bakiye 1 YTL harcın temyiz edenden alınmasına, 21.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.