Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3070 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 24782 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: İzmir 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/06/2012NUMARASI: 2012/341-2012/627Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından İzmir 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen ihtiyati haciz kararına istinaden İzmir 15. İcra Dairesinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmıştır. Örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuru ile, yetki ile sair itiraz ve şikayetlerde bulunmuş, mahkemece; ihtiyati haciz kararının infaz edilmediği gerekçesi ile yetki itirazının kabulüne karar verilmiştir.Çeke dayalı takip, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6. ve 7. md.) ve muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. 10. md.) ve ayrıca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. İİK.nun 50.maddesinin 1.fıkrası; "Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe selahiyetlidir" hükmünü düzenlemektedir. İİK.nun 50.maddesinin göndermesi ile icra takiplerinde de uygulanan 1086 Sayılı HUMK.nun 12.maddesinde yazılı ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin düzenlemeye, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'da yer verilmemiştir. Ancak ihtiyati haciz kararının icrasını düzenleyen İİK.nun 261.maddesi halen yürürlüktedir. Anılan maddenin birinci fıkrasına göre alacaklı ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde haciz veren mahkemenin yargı çevresi içerisindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar. Bu hüküm kendi içinde yetki kuralını da bulundurmakta olup, ihtiyati haciz kararını veren yer icra müdürlüğünün yetkili olduğunun kabulü zorunludur. Somut olayda, İzmir 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nden alınan 27.4.2012 tarih ve 2012/148 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararına istinaden, borçlu hakkında İzmir 15. İcra Müdürlüğü'nde 30.4.2012 tarihinde asıl takibe geçilmiştir. İİK.nun 261. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararının alındığı yerde de takip yapılabilir. Diğer taraftan borçlu tarafçaihtiyati haciz kararına itiraz edildiği veya anılan kararın kaldırıldığı da ileri sürülmemiştir.O halde, mahkemece alacaklının takibe İzmir 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nden alınan ihtiyati haciz kararı ile başladığı ve dolayısıyla İzmir İcra Dairesinin itiraz eden borçlu yönünden de yetkili olduğu nazara alınarak, borçlunun yetki itirazının reddiyle sair itiraz ve şikayet nedenlerinin incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.