MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/12/2013NUMARASI : 2013/737-2013/449 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde 200.000 TL alacağın tahsili talep edilmiş olup, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti hakkında verilen icra mahkemesi kararının İİK.nun 363.maddesi uyarınca temyizi kabil olmakla, İstanbul 16.İcra Hukuk Mahkemesinin 20.01.2014 tarih ve 2013/737-449 sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verildi. Aynı mahkemenin 31.12.2013 tarihli ve aynı sayılı asıl kararın temyiz incelemesine geçildi. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlu, ödeme emri tebligatını alan Av. B. E.'nin kendisine haber vermediğini, alacaklı ile Av. B. E. tarafından kandırılarak kendisinden vekaletname alındığını ileri sürerek, usulsüz tebligat şikayetinin kabulünü talep etmiş, mahkemece; takip talebinde vekil olarak gösterilmeyen Av. B. E.'ye yapılan tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; borçlu tarafından Av. B. E.'ye İstanbul 29. Noterliği'nin 07270 yevmiye numaralı ve 29.07.2009 tarihli vekaletnamesi ile “....alacaklı B.. A.. ile aramızda yapılan oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakten almış olduğumuz 200.000 TL borcum ve bakiyesi nedeniyle ve bununla sınırlı olmak üzere T.C. İcra dairelerinde adıma tebligat almaya, ödeme emri tebellüğe.....” yetki verildiği, alacaklı tarafından borçlu hakkında 30.07.2009 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine geçildiği, örnek 7 numaralı ödeme emrinin 30.07.2009 tarihinde kalemde Av. B. E. imzasına tebliğ edildiği görülmüştür. İcra müdürlüğüne bizzat başvuran ve borçlu adına vekaletname sunan vekilin, vekaletnamede ödeme emri tebligatını alma yetkisi bulunduğuna göre, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/son, 11. ve 36. maddeleri gereğince adı geçen vekile ödeme emrinin tebliğ edilmesinde usulsüzlük yoktur. O halde mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.