Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30215 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22128 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiDAVALI : İhale Alıcısı : ...Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde, ipotek konusu taşınmazın tahmin edilen bedelin üzerinde ihale olmasından sonra ipotek borçlusu ...'in icra mahkemesinde yaptığı şikayette sair fesih iddiaları ile birlikte, kıymet takdirine itirazının icra mahkemesince reddi kararının doğru olmadığını ve taşınmazın gerçek değerinin icra dairesince belirlenenden yüksek olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir.İİK.nun 128/a maddesine göre; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. " Aynı maddenin son fıkrasına göre kıymet taktirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez.Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince itirazın incelemesiz reddine ilişkin karar??n, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, borçlu ...'e kıymet takdir raporunun 17.4.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun süresinde 24.4.2013 tarihinde ..... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/465 E. sayılı dosyasında kıymet takdirine itiraz ettiği, borçlunun 24.4.2013 tarihinde gider avansı olarak 525,80 TL yatırdığı, adı geçen mahkemenin 27.6.2013 tarihli kararı ile yetkisizlik kararı vererek dosyanın yetkili nöbetçi ... İcra Mahkemelerine gönderilmesine karar verildiği ve şikayetin görülmeye başlandığı yetkili .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/511 Esas sayılı dosyasında verilen 14.8.2013 tarihli ön inceleme tutanağında; bakiye kalan 422,00 TL gider avansını tebliğden itibaren bir haftalık kesin süre içinde mahkeme veznesine yatırılması için muhtıra gönderilmesine, aynı tutanağın 6. maddesinde ise, davacı vekiline çıkartılacak davetiyeye keşif mahallini keşfe hazır halde bulundurması ve mahkeme heyetini keşif mahalline götürmek üzere araç temin etmesi hususlarında kesin mehil verilmesine karar verildiği, ön inceleme tutanağının 22.8.2013 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, mahkemece düzenlenen 07.10.2013 tarihli keşif erteleme tutanağı ile, her nekadar keşif yapılmasına karar verilmişse de, borçlu vekilinin keşif masrafı ve bilirkişi ücretini yatırmış olmasına rağmen, belirtilen keşif tarihinde ve saatinde mahkeme kaleminde hazır bulunmadığı anlaşıldığından keşfin yapılamadığının belirtildiği, mahkemenin borçlunun iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun yasal süresi içerisinde kıymet takdir raporuna itiraz etmiş ve İİK'nun 128/a maddesi gereğince mahkemece bildirilen keşif masraflarını süresinde yatırmış olması karşısında, mahkemece, yatırılmış olan keşif masrafından karşılanacak parayla keşif aracı temin edilerek ihale konusu taşınmaza gidilip taşınmazın kıymetinin belirlenmesi gerekirken, borçlu vekilinin mahkeme kaleminde hazır olmadığı gerekçesi ile davanın reddi yerinde değildir. Somut olayda, borçlu vekiline şikayetin niteliği gereği keşif masrafının yatırılması dışında yüklenecek bir sorumluluk yoktur. O halde mahkemece, fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek, taşınmazın tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise zarar unsuru oluşmayacağından ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Davacı borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.