MAHKEMESİ: Adana 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/07/2012NUMARASI: 2012/233-2012/446Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi r tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin 05.04.2012 tarihinde borçlu şirkete tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal yedi günlük süre içerisinde 27.04.2012 tarihinde icra mahkemesinde yaptığı başvuruda, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürerek tebliğ tarihinin 24.04.2012 tarihi olarak düzeltilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Borçlu şirkete ödeme emri tebliğ işleminin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapıldığı görülmektedir. Hükmi şahıslar adına ve adı geçenin “ticaret sicilindeki adresine” gönderilen tebligatın 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğin 30. ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek yoktur. Zira, muhatabın adreste bulunmaması halinde, bunun nedenini araştırması ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmesi gerçek kişiler yönünden zorunlu olup, hükmi şahısların sıfatı ve niteliği itibari ile böyle bir araştırmanın yapılmamış olması tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmaz.Somut olayda, ödeme emri tebligatının borçlu şirketin takibe dayanak faturada yazılı adresine çıkarıldığı ve 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.Bu durumda icra mahkemesince, öncelikle ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi ve şirketi temsile yetkili kişiler araştırılıp belirlendikten sonra, yukarıdaki kurallara göre değerlendirme yapılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.