Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2986 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 26576 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: Ankara 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 07/06/2012NUMARASI: 2012/411-2012/501Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi r tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlular aleyhinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçluların takip konusu senedin alacaklı banka ile aralarında imzalanan genel kredi sözleşmesi gereğince teminat amaçlı düzenlendiği, bu senetlerden dolayı borçlarının bulunmadığı iddiası ile icra mahkemesine başvurdukları anlaşılmıştır. Alacaklı banka vekili tarafından 08.05.2012 tarihinde verilen cevap dilekçesinde; "takibe konu senetlerin borçlu davacı şirketin kullandığı kredilerin ve/veya vadeleri gelmiş banka alacaklarının karşılığı olarak bankaya verilmiş senetler olduğunu, borç karşılığı verilen senetler olduğunu" ve 25.05.2012 tarihli beyan dilekçesinde ise, "takip dayanağı senetlerin kredi kullanıldıktan sonra doğan borç nedeni ile bankaya verilmiş olduğunu" savunmuştur. İİK'nun 169/a-1 maddesinde; "icra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda borçlular, itirazları konusunda takibe dayanak senetlerin teminat olarak verildiğine dair herhangi bir yazılı belge sunmamıştır. HGK'nun 14.3.2001 tarih ve 2001/12-233 sayılı ve yine 20.6.2001 tarih ve 2001112-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Taraflar arasında düzenlenen 16.10.2006 ve 23.06.2011 tarihli genel kredi sözleşmelerinde de dayanak senetlerin teminat olarak verildiğine dair bir kayıt bulunmamaktadır. Alacaklı vekilinin cevap ve beyan dilekçesinde yer alan yukarıda özetlenen nitelikteki açıklamaları ise, senedin teminat amaçlı alındığının kabul edildiği anlamına gelmezO halde mahkemece, duruşma açılarak, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirildikten sonra borca itirazın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken İİK'nun 169/a-1 maddesinin emredici hükmü gözardı edilmek sureti ile dosya üzerinde yapılan inceleme ile yetinilerek yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.