Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 29854 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23460 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İstanbul 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/05/2014NUMARASI : 2013/1190-2014/598 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz nedenleri yerinde değilse de; Alacaklı vekili tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, diğer itirazlarının yanında, takip konusu çekin keşideciye iadesi sırasında keşide tarihinde iki adet imza olduğunu, daha sonra çekin keşide tarihinde paraf ve imza olmadan tahrifat yapılarak takibe konulduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, keşide tarihinde değişiklik yapılarak paraflanmasını engel durum olmadığı, bu duruma cirantanın itiraz hakkı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. HMK. nun 207. maddesi uyarınca, “senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkâr hâlinde göz önünde tutulmaz.” Buna göre, takip dayanağı senet üzerinde yapılan bir değişikliğin geçerli olabilmesi için, senedi düzenleyen tarafından onaylanması zorunludur. Senette tahrifat yapıldığı iddiası ise bütün borçlular tarafından ileri sürülebileceğinden, cirantaların, düzeltmenin yanındaki onay imzasına itiraz edebilirler. Böyle bir durumda icra mahkemesince yapılması gereken, senedin keşide yerindeki imza ile düzeltmenin onayına ilişkin imza ya da parafın karşılaştırılarak aynı el ürünü olup olmadığını belirlemekten ibarettir. Pek tabidir ki mahkemece bu inceleme bilirkişi vasıtasıyla yapılacaktır. Düzeltmenin onaylı olmaması veya senedin keşide yerindeki imza ile düzeltmenin onayına ilişkin imzanın aynı el ürünü olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme geçersiz olacağından, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılarak sonuca gidilecektir. O halde, mahkemece, çekin düzeltilen keşide tarihi yanındaki "paraf" imzasının, keşideci bölümünde mevcut keşideci imzası ile aynı el ürünü olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, farklı olduğunun tespiti halinde, tahrifat öncesi keşide tarihi esas alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu konuda cirantanın itiraz hakkının bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.