MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, şikayetçi borçlunun; ev hanımı olup işte olamayacağını,... isimli komşusu bulunmadığını beyan ederek, takipten 24.02.2014 tarihinde haberdar olduğu iddiasıyla usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, mahkemece ödeme emri tebligatının Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine göre yapıldığı, bu nedenle herhangi bir araştırma yapma, komşu ve yöneticiye haber verme zorunluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra dosyasının incelenmesiyle; ödeme emri tebligatının “gösterilen adresin kapalı olması sebebiyle muhatap... 'tan soruldu. Muhatabın işte olduğu sözlü beyanından anlaşılmış olup, tebliğ mahalle muhtarlığına tebliğ edilmiş olup 2 nolu haber kağıdı kapıya yapıştırıldı....'a haber verildi. İmzadan imtina etti.” şerhiyle 07.01.2014 tarihinde yapıldığı, tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliğinin 16/2.maddesi kapsamında bir şerh verilmediği, borçluya ödeme emrinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesi uygulanmak suretiyle tebliğ edilmek istenildiği görülmektedir. O halde mahkemece borçlunun tüm delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.