Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 29108 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 30250 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Denizli 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/11/2013NUMARASI : 2012/706-2013/791 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili, diğer fesih nedenlerinin yanı sıra tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu da ileri sürerek 09.11.2012 tarihinde satışı yapılan 6 adet taşınmazın ihalesinin feshini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Borçluya satış ilanı tebligatı Tebligat Kanunu'nun "Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat" başlıklı 16. maddesine göre yapılmıştır. Tebligatın aynen "aynı konutta birlikte sakin gelini K.B. imzasına " açıklaması ile 17.09.2012 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Tebligat Kanunu'nun 16. maddesinde ve Tebligat Yönetmeliği'nin 25. maddesinde "Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır" düzenlemesi mevcuttur. Mevcut düzenleme karşısında öncelikle kendisine tebliğ yapılacak şahsın adreste bulunmadığı tespit edilerek mazbataya yazılmalı, daha sonra aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine tebligat yapılmalıdır. Somut olayda satış ilanının borçlunun adresinde bulunmadığı tespit edilmeksizin doğrudan aynı adreste bulunan gelini imzasına tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple yapılan satış ilanı tebligatı usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.