MAHKEMESİ : Kuşadası İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 08/05/2014NUMARASI : 2014/11-2014/187 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı vekili tarafından ibraname düzenlendiğini ileri sürerek itfa nedeniyle takibin iptalini ve hacizlerin kaldırılmasını istediği, mahkemece, ibraname içeriğine göre borçlunun borcun tamamından ibra edilmediği gerekçesiyle ibranamede geçen 9.000 TL yönünden şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. İİK.nun 170/b maddesi göndermesi ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipler hakkında da uygulanması gereken İİK.nun 71/1. maddesi uyarınca borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 71.maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Borçlu tarafından itfa itirazına dayanak yapılan, alacaklı vekili tarafından imzalanan 17.12.2012 tarihli ibraname başlıklı belgede; "Kuşadası 1. İcra Müdürlüğü'nün 2012/4206 Esas sayılı dosyasına ilişkin olarak borçlu M.. K..'tan başkaca hak ve alacağımız kalmamıştır. M.. K..'ı gayrikabili rücu olmak üzere ibra ederim. Dosyaya M.. K.. kefil olarak toplamda 9.000 TL ödemiştir. Dosya asli borçlusu A. İ. dosya borcunu ödediğinde bu meblağ avukat tarafından M.. K..'a rücuen iade edilecektir." Yazılı olduğu görülmüştür. İbranamede açıkça borçlu ibra edilerek, başkaca hak ve alacağın kalmadığı belirtilmiş olması karşısında, tüm dosya borcun sona erdiğinin kabulü gerekir. O halde, mahkemece takibin tamamı yönünden İİK.nun 71/1.maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.