Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28213 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29840 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İskenderun İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 08/05/2014NUMARASI : 2014/145-2014/242 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda, satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği iddiasıyla birlikte sair şikayet nedenlerini ileri sürerek ihalenin feshini talep ettiği, Mahkemece, istemin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. 7201 Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” hükmü ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda şikayetçi borçluya satış ilanının 06.01.2014 tarihinde “aynı konutta E... B...'a tebliğ edildi” açıklaması ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Satış ilanının anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükmü uyarınca, muhatap borçlunun adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin aynı konutta oturan eşine tebliğ edilmesi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.