Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2772 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 22390 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Sarıyer İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/02/2010NUMARASI: 2010/42-2010/35Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, takibe dayanak bononun, taraflar arasında akdedilen Beyoğlu 3. Noterliğince düzenlenmiş, 14/11/2005 tarih ve 30923 yevmiye nolu "düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi" ve aynı tarihli "satış protokolü" çerçevesinde teminat olarak verildiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, itiraz dilekçesinde belirtilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve 14/11/2005 tarihli satış protokolü içeriğinden senedin teminat olarak verildiği anlaşıldığından bahisle şikayetin kabulüne, takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Alacaklı vekili, 17/05/2010 havale tarihli temyiz dilekçesinde; senedin teminat senedi olmadığını, 14/11/2005 tarihli satış protokolü başlıklı belgenin, müvekkili ve bono ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, borçlu ile böyle bir anlaşmanın yapılmadığını, satış protokolü adlı belgedeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını ileri sürmüş, belgedeki imzayı inkar etmiştir. Bu durumda, öncelikle duruşma açılarak İİK'nun 169/a maddesinin 3. fıkrasına göre gerekli inceleme yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle ve eksik incelemeyle şikayetin kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08/03/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.