Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2763 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 22195 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Kayseri 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/06/2010NUMARASI: 2009/826-2010/539Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 82/12.maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Mahkemece, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirtilen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir.Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.Somut olayda bilirkişi raporunda öngörülen ve hesaplamaya esas alınan borçlunun oturduğu yerle aynı bölgedeki mesken fiyatlarına göre yapılan değerlendirmenin, yukarıdaki açıklamalara ve yasanın amacına uygun olmadığı görülmektedir. Borçlunun Kayseri'nin daha mütevazi bir semtinde daha mütevazi vasıfları taşıyan haline münasip evi alabileceği değerin yukarıdaki kurallara göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan kabül şekli itibariyle de mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın değerinin 144.929,70 TL, borçlunun haline uygun evi alabileceği değerin 130.000.000 TL olarak belirlenmesine karşın mahkemece mahcuzun satılarak borçlunun haline münasip ev alması için gerekli olan 130.000.000 TL'nin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi de doğru değildir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.